“Kültür, stratejiyi kahvaltı niyetine yer” demişti yönetim gurusu Peter Drucker. Ben ekliyorum:
“Yönetim sistem ve araçlarını da akşam yemeğinde yer”.
Bir ülkenin, şirketin, kurumun, ailenin, derneğin ya da topluluğun kültürü DNA’sıdır. DNA’ ya aykırı bir yapı olamaz, oluşamaz.
Kültür, her tür strateji, yönetim, yönetişim ve liderliğin içine ekildiği toprak gibidir. Toprak verimsiz ise, ürün alamazsınız. Ne kadar iyi tohum kullansanız da, ne kadar iyi sulasanız da…
Ülke, toplum, işletme veya birey fark etmiyor, ancak kültürünüzün pozitif yönleri kadar iyi yönetebilirsiniz. Ancak kültürünüz ile uyumlu yönetim felsefeleri ve araçlarından fayda sağlayabilirsiniz. Bugün pek çok işletmede, ülke ve kurum kültürü ile uyumlu olmayan yönetsel sistem ve araçlara milyonlarca TL yatırım yapılıyor ve etkili sonuç alınamıyor. Performansa yansımıyor. Önce kültür analizi, durum değerlendirmesi, sonra sistem ve araç seçimi gerekli. Hatta stratejiden de önce kültür geliyor bence.
Şirketler ve kamu idareleri özelinde bakarsak, sahip olunan kültürün olumsuz boyutlarının SWOT’un W ve T taraflarında, olumlu boyutlarının da S ve O taraflarında yer alacağını görürsünüz.
Oysa pek çok kurum, stratejiden önce SWOT analizi yaparken, kültürü analize katmıyor. Pek çok kurum, moda yönetim tekniklerini gözü kapalı uygulamaya çalışırken, kültür ile uyumuna bakmıyor. Hatta işe insan alırken dahi, kültür ile uyumuna bakılmıyor.
O zaman uygulanmaya çalışılan strateji, yönetim sistemi veya yönetim uygulaması, paçası bir hayli kısa kalan pantolon gibi sırıtıyor. Bazı kurumlar “ama kısa pantolon moda” diyerek, bu uyumsuzluğu görmezden geliyor veya kendilerine yakıştırıyorlar. Ta ki piyasa veya konjonktür size bu pantolon yakışmadı diyene dek. Yani tüm çabalara rağmen başarılı olamadığınızda.
Kültür, herşeyin başı. Eğer kültürünüzü iyi analiz eder, mevcut durumu tespit eder ve strateji ve yönetim uygulamalarınızı kültürünüz ile uyumlandırırsanız, pantolonun paçası tam gelir. Başarı gelir.
Daha da iyisi, kültürünüzü analiz ettikten sonra, iyileştirmek ve pozitif bir boyuta taşımaktır. Yani kültürü yapıcı, destekleyici, değişime adaptasyon sağlayıcı ve inovatif bir hale getirmek. İşte o zaman strateji ve yönetim uygulamalarınız çok başarılı olur.
Kültüre dikkat etmezseniz karnını, büyük para ve emek harcadığınız stratejik yönetim ve diğer yönetim uygulamalarınız ile doyuracaktır. Hatta daha ileri giderek şunu da söyleyebiliriz ki, tarih kültür tarafından yenmiş, ya da kültüre yenilmiş CEO ve Genel Müdürler ile doludur.
O halde kurumsal başarı için kurumsal kültüre dikkat.