Anasayfa » Yönetim ve Organizasyon I Strateji » Elektrikli Otomobil Rekabeti Yeni Bir Dönemi Başlatıyor

Elektrikli Otomobil Rekabeti Yeni Bir Dönemi Başlatıyor

electrivvehiclecroptextABD- Çin arasındaki yapay zeka ve jeopolitik savaş bütün hızıyla sürüyor. Bir yandan da dünyanın tüm gelişmiş ülkelerinde yapay zeka eksenli bir devrim yaşanıyor. Bu iki ülkenin rekabetçi kutuplaşması ve yaşanan yapay zeka devrimi ise tüm dünyada gelecek 5 senede bütün dengeleri değiştirecek. Elektrikli otomobiller savaşın başladığı ilk cephe oldu. Elektrikli ve otonom araçlar dünyanın geleceği. Bu gelecekte söz sahibi olmak isteyen ABD’li, Avrupalı, Çinli ve Japon üreticiler kıyasıya bir yarış içine girdiler. Elbette ABD ve Çin arasındaki genel rekabet, bu alanda da hızlanmış durumda.

Otomotivdeki bu rekabetin yakın zamanda pek çok farklı sektörde de yaşanması kaçınılmaz olacak. Bu rekabetin ilginç tarafı elektrikli ve otonom araçlara piyasasında gelecek 10 sene yarışacak ana aktörlerin, sadece 10-20 senedir bu işin içinde olmaları. Geleneksel pek çok markayı sollamış durumdalar ve bu geleneksel markalar da durumdan dolayı epey şaşkınlar.

Sadece otomotivde değil, pek çok sektörde genç start up’ lar köklü firmaları tahtından indiriyor. Yeni iş modelleri ile hızlı karar ve operasyon kabiliyetlerini yeni nesil teknolojik üretim imkanları ve güçlü finansal yatırımlar ile destekleyerek, piyasaya geleneksel firmalardan çok daha hızlı ürün sunuyorlar. Bu dünyanın alıştığı bir rekabet türü değil. Eski nesil, geleneksel firmalar bu durum ile başa çıkabilmek için dijital dönüşümden, erken emeklilik programlarına, yetenek yönetimi programlarından, kurum içi girişimciliğe kadar pek çok yöntem deniyorlar. Ayrıca yeni döneme adapte olmasını beklemedikleri, yetenekleri işin geleceğine uymayan çalışanları emekli ediyorlar.

Yakın zamanda General Electric gibi bir dünya devinin, eski dünyanın “conglomerate” devlerinden birinin, üç ayrı şirkete bölüneceğini, küçülerek rekabet içinde kalacağını açıklaması da yeni dönemde hayatta kalmak adına atılması zaruri bir adım olarak dikkat çekiyor. Oysa GE, geleceği iyi okuyabilmiş olsaydı, bundan 10 sene önce harekete geçmesi gerekirdi. GE’nin dahi geç kaldığı bu paradigma değişimi esasen tehlike sinyalleri veriyor.

Elektrikli otomobiller sadece basit bir teknolojik üstünlüğe ve rekabete değil, yönetim, strateji ve organizasyon alanlarında da büyük bir devrimin ilk cephe savaşı. En küçüklerden en büyüklere, çok büyük ve yeni bir ekosistemin şekillendireceği bir devrim olacak.

Peki, Türk şirketleri bu değişimin neresinde?

Maalesef Türk şirketleri siyasi ve makro ekonomik riskler ile boğuşuyor. Hala fiyat rekabetinin içinde. Paradigma değişirken onlar bu değişimi ARGE, tasarım, yalın, verimlilik vb. süreçler ile yönetip şekillendireceklerine inanıyorlar. Oysa, paradigma değişimleri, radikal ve cesur değişimler ile karşılanmak zorunda. Strateji ve bağımsız kurum içi girişimcilik bu dönemde en önemli unsurlar olacak. Küçülen, çevikleşen, paradigmayı erken yakalayan ve kendi içinden bağımsız start up lar çıkartan şirketler ayakta kalabilir. Öte yandan, Türk şirketleri atalet içindeler. Türk Start up’ları yeni dünyaya, yeni paradigmaya uyandı ancak onların da ciddi finansman sorunları var. Makro ortam onları da boğuyor. Girişimcileri mali açıdan mutlu edecek bir ekosistem halen mevcut değil.

Türk şirketlerinin, sadece teknolojik değil, yönetsel ve stratejik konular için de bu öncü şirketleri takip etmeleri, onların paradigmayı nasıl değiştirdiğini fark etmeleri gerekiyor. Özellikle Tesla, Geely, Xpeng, BYD, Great Wall ve Chery’yi ve eski nesil şirketlerden Honda, Toyota, VW, Volvo gibi şirketleri yakından takip etmek gerekiyor. Bu yeniler şimdiden radikal inovasyon ve kurdukları dikey entegre ekosistemler ile pazarları ele geçirmeye başladılar. Sektörde Apple, Lucid, Nikola ve Rivian gibi markaları da daha çok duyacağız.

Gözümüzü dört açmalıyız. Otomotivde başlayan bu değişim, diğer sektörlere de yansıyacak. Gelecek bugün kapımızda. Gelecek; yapay zeka, RPA araçları veya IoT uygulamalarından ziyada, stratejik boyutta bir paradigma değişikliği anlamına geliyor. Teknolojiden ziyade, bu paradigma değişikliğini yakalamak gerekiyor. Metaverse, blockchain ve AR/VR gibi oyun değiştiricilerin de devreye girmesi ile gayrimenkulden sağlığa, perakendeden üretime, bankacılıktan e-ticarete tüm sektörler radikal şekilde değişecek.

Bu konuları takip ediyor ve yazıyor olacağım.

Bir Cevap Yazın

E-Posta adresiniz yayınlanmadı

Şu HTML etiketlerini ve özelliklerini kullanabilirsiniz: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <strike> <strong>


Yukarıya Git