Stratejik Risk Yönetimi Ciddiye Alınmalı

1112Geçtiğimiz gün basında Finlandiya Eski Başbakanı ve Nokia’ nın 2008-2012 yılları arasında Başkan Yardımcılığı’ nı yürütmüş olan Esko Aho’ nun ilginç açıklamalarını gördüm. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)’ nin Finlandiya’ ya yaptığı bir inceleme gezisine ev sahipliği yapan Aho, Nokia’ nın son 10 yıldaki pazar payı kayıpları ve oyun dışı kalmasının sebeplerini açıklamış. Aho’ ya göre, 90′ ların ortasından, 2000′ li yılların ortalarına kadar dünya cep telefonu pazarının neredeyse %40′ ına hakim olan Nokia’ nın başarısızlığının en büyük sebebi bir zamanlar elde edilmiş olan başarı ve rakipsizliğin getirdiği atalet. Diğer bir ifade ile kurumsal büyüklük sendromu ve bu sendrom sonucunda inovasyonu durdurmak ve rekabette geriye düşmek. Pazarın %40′ ına sahip olan bir şirketten, neredeyse tüm pazar payını kaybederek, Microsoft’ a satılmasının sebeplerini gayet güzel açıklamış.

 

Aho’ nun açıklamalarını, biz risk ve denetim profesyonelleri açısından irdelersek, ortaya çok önemli bir sonuç çıkıyor.

 

Burada şirketi %40′ lardan, çöküşe kadar götüren sürecin, açıkça “stratejik yönetim” ve “stratejik risk yönetimi” süreçlerinde yaşanan başarısızlık olduğu görülüyor.

 

Aho’ ya göre, şirket yönetim kurulu ve yöneticileri, geleceği, değişimi ve trendleri izleyemediler. Fırsatları yakalayamadılar. Riskleri tanımlayamadılar. Eyleme geçemediler. Çünkü başarı ile uyuşmuşlardı. Symbian işletim sistemi ve tuşlu telefonlarda ısrar etmeleri, Android ve dokunmatik trendlerini kaçırmaları, affedilemez hatalardı. Kendilerini o kadar büyük görüyorlardı ki, iphone ilk çıktığında bunu ciddiye bile almadılar.

 

1114Bir diğer ifade ile, Nokia, iç çevresi bağlamında, mükemmel bir mobil ekosistem oluşturmuştu ve özellikle mobil sektörünün ilk aşamaları (donanım) bağlamında risklerini iyi yönetiyordu. Ancak, sonraları dış çevresine adapte olma, değişimi izleme, değişimin getirdiği risk ve fırsatları yönetmede başarılı olamadı. Bu açıkça bir stratejik yönetim ve stratejik risk yönetimi başarısızlığına işaret ediyor.

 

Ülkemiz şirketlerinin Nokia’ dan almaları gereken çok ciddi dersler var. Dünya devi Nokia bile böylesi ciddi bir düşüş yaşayabiliyor ise, bizim şirketlerimiz çok dikkatli olmalı.

 

Bugün ülkemizde ekonomi yavaş da olsa büyüyor. 2002-2008 arası ve 2010- 2015 yılları arası (2008-2009 yılları hariç) konjonktürel etkiler ile büyüyen ekonomimiz, iş adamlarımızı optimist bir bakış açısına sevk etti. Bu bakış açısı, maalesef stratejik risk yönetiminin önündeki en büyük engel oldu. Hep böyle gidecek, hep bu büyüme ve karları sağlayacağız şeklinde bir düşünce var. Oysa, ekonomik büyüme (son dönemde iyice yavaşlamış olsa da), geleceğe optimist bakmayı sağlayacak tek faktör değil. İşler hep bugün olduğu kadar iyi olmayabilir.

 

1111Ülkemizde şirketlerin yönetim kurulları ve üst yöneticileri, kötü haber almak, olası tehditleri konuşmak ve risk kavramı üzerine kafa yormak istemiyorlar. Çünkü işler iyi gidiyor ve kötüyü konuşmak için sebep yok. Öyle ya neden durduk yere moral bozalım? Stratejik yönetim, risk yönetimi, iç denetim gibi kavramlar, hızlı büyümeyi yavaşlatacak entel-dantel işler olarak görüldüğünden, maalesef bu konulara ilgi en alt seviyede.  Yönetim kurulları ve Executive Yöneticilere göre bu konular, ancak kriz dönemleri ve başarısızlıklar yaşandığında radara girebilir. Başarılı dönemlerde bunlara gerek yok algısı tüm şirketleri tehdit ediyor.Kurumsallaşmış holdingler, bankalar ve uluslararası sermayeli şirketler hariç kimse bu konulara yatırım yapmak istemiyor.

 

Peki işler hep böyle iyi gider mi? İnşallah gider. Ancak ya gitmezse sorusunu da sormak gerekiyor. Asla arzu etmeyiz ancak dünyada veya ülkemizde olası ekonomik, sosyal, siyasi krizler ile önemli değişimlere ne kadar hazırız? Şirketlerimiz, kurumlarımız ve sivil toplum örgütlerimiz gelecek 3 veya 5 yıllarını planlıyorlar mı? Özellikle stratejik planlar yaparak, kendi yollarını çizebiliyor, risk yönetim planları ile bu yollarda karşılarına çıkabilecek risklere yönelik erken tedbirleri alabiliyorlar mı?

 

Nokia şirketi, stratejik yönetim ve risk yönetimi süreçlerindeki başarısızlık nedeni ile bu duruma düştü. Pazar, rekabet, inovasyon ve ürün geliştirme odaklı stratejik riskler, şirketin mevcut başarısızlığına yol açtı. 2000′ li yılların ortalarında, dış çevre risklerini iyi yönetememeleri sonlarını getirdi.

 

Nokia dünya devi iken bu sonla karşılaşabiliyor, ya sizin şirketiniz? Bu konuda bir şeyler yapmayı düşünmeye başlamak gerekmiyor mu?

 

1113Şirketlerin yapmaları gereken ilk iş stratejik düşünmeyi öğrenmek. Yönetim Kurulları ve Executive Yöneticiler (C-Seviyesi) mutlaka stratejik yönetim kavramını içselleştirmeliler. Stratejik düşünce, eleştirel düşünce, stratejik risk bakış açıları kazanılmalı. Bu konuda şirket yönetim kurullarına işe bir Stratejik Yönetim ve Risk Yönetimi semineri alarak başlamalarını öneriyorum. Şirket yönetim kurulları ve c-seviye yöneticiler, stratejik yönetim konusunda (üniversitede alınan dersler sayılmaz) mutlaka eğitim almalı, dünyadan ve ülkemizden stratejik yönetim vakalarını irdelemeliler. “Strateji” ve “Stratejik Risk” kavramları, özellikle bu dönemde Yönetim Kurullarının ajandasından çıkmamalı. Üst seviyelerde yer almalı.

 

İşler iyi giderken riskler ve sorunlar gözükmez, konuşulmaz, önemsiz kabul edilir. İşler kötü gitmeye başladığında riskleri ve sorunları konuşmak için geç kalınmıştır. İşler iyiye giderken bu konuları sahiplenmek ve uygulamaya almak gerekir.

 

2 Yorumlar

  1. Bertan hocam harika ifade etmişsiniz. Bir kamu iç denetçisi olarak kamuda iç denetimin pek de kaale alınmama sebebi :” yöneticiler, kötü haber almak, olası tehditleri konuşmak ve risk kavramı üzerine kafa yormak istemiyorlar. Çünkü işler iyi gidiyor ve kötüyü konuşmak için sebep yok. Öyle ya neden durduk yere moral bozalım? Stratejik yönetim, risk yönetimi, iç denetim gibi kavramlar, hızlı büyümeyi yavaşlatacak entel-dantel işler olarak görüldüğünden, maalesef bu konulara ilgi en alt seviyede. ” ifadelerinizdir. Çalışmalarınızda başarılar

Bir Cevap Yazın

E-Posta adresiniz yayınlanmadı

Şu HTML etiketlerini ve özelliklerini kullanabilirsiniz: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <strike> <strong>


Yukarıya Git